18 Temmuz 2007 Çarşamba

Albert Long Hall Ve Diğer Sanatçılar

Koro Konseri - 22 Mayıs Salı 2007, 20:00 - Albert Long Hall

2007 yılının bahar döneminde de Gönül Paçacı yönetiminde gerçekleştirdiğimiz koro konserimizin ilk bölümünde değerli bestekâr Ahmed Avni Konuk'un eserleri seslendirildi. Avni Bey'in hocâsı Zekâi Dede'nin vefatı üzerine bestelediği, "Eğer Suzidil Mersiye Kar'ı yapıp Hoca'ya ithaf etmeseydim asla kendime gelemezdim" diye bahsettiği Kâr ile başlayan konserimizin ilk yarısı yine Avni Bey'e ait Muhayyer Şarkı ile son buldu. Konserin ikinci bölümünde ise ağırlıklı olarak üniversitemizin tarih bölümü başkanı Prof. Dr. Selçuk Esenbel'in dedeleri Mahmud Celâleddin Paşa ve Şemseddin Ziya Bey'e ait eserler vardı. Divân formunda eserlerin de icra edildiği konserimiz Ziya Bey'e ait Şehnaz Şarkı ile sonlandı. Geceyi konuk solist olarak Güzin Değişmez şereflendirirken, konser boyunca sazlarıyla Göksel Baktagir(kanun), Yurdal Tokcan(ud), Selim Güler(kemençe), Emrullah Şengüller(viyolensel) bizlere eşlik ettiler.

Mızrabın Nefesi - 20 Nisan Cuma 2007, 20:30 - Garanti Kültür Merkezi
Aziz Şenol Filiz ~ Birol Yayla Projesi

“Yansımalar” birlikteliği ile tanıdığımız Aziz Şenol Filiz ve Birol Yayla, dört yıldır devam eden projeleri "Mızrabın Nefesi" ile değerli neyzenler Salih Bilgin, Bülent Özbek, Volkan Yılmaz, tanburîler Özata Ayan, Murat Aydemir ve yine perküsyon ustaları Hüseyin Tuncer ve Yarkın kardeşleri Boğaziçili müzikseverlerle buluşturdular. Beste-i kadîm, Pençgâh Ayin ile başlayan konserde, eski ve yeni değişik formdaki eserlerden oluşan repertuar Mehmet Kemiksiz'in eşsiz sesinden Dilkeşhâveran Salâ ile son buldu
. Topluluk sevenleri için yine "Mızrabın Nefesi" projesi kapsamında Şubat 2007'de album çıkarmış bulunmaktadır.

"Gâip bir musikiydi sanki" - 21 Aralık Perşembe 2006, 19:30 - Albert Long Hall

2006-2007 öğretim yılının ilk döneminde gerçekleştirdiğimiz koro konserimizin konusu şimdiye dek seslendirilmemiş eserlerdi. Konserin 1. bölümünde bestekar Hasan Fehmi Mutel'in eserlerini seslendirdik. Hasan Fehmi Mutel'in eserlerine yer verişimizin hikayesi hocamız Gönül Paçacı'nın bestekarın kızına ulaşmasına dayanıyor. Hocamız eserlerin notalarını bestekarın kızı Sayın Nuran Mutel'den temin ederek bizlere ulaştırdı. Konserin 2. bölümünde ise Sayın Udi Osman Nuri Özpekel'in "100 Bilinmeyen Eser" adlı kitabından seçtiğimiz eserleri seslendirdik. Hocamız Gönül Paçacı'nın yönettiği konserimize sazlarıyla Selim Güler (kemençe), Halil Karaduman (kanun), Emrullah Şengüller (viyolonsel) ve Yurdal Tokcan (ud) eşlik ettiler.

Klasik Türk Müziği Konseri - Solist: Bora UYMAZ 9 Kasım Perşembe 2006, 20:00 - Albert Long Hall

Günümüzün yetenekli genç yorumcularından, Kültür ve Turizm Bakanlığı Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğü İzmir Klasik Türk Müziği Korosu’nda görevini sürdüren Bora UYMAZ, 9 Kasım Perşembe günü konuğumuz olarak BTS’de solo bir konser verdi. Hicazkar ve Kurdilihicazkar makamlarında eserler seslendiren Bora UYMAZ’a, Pelin Kuruoğlu (Tanbur), Mahinur Özüstün (Kemençe) ve Safinaz Rizeli (Kanun) sazlarıyla eşlik ettiler.

'Son Klâsik' Zekâi Dede - 17 Mayıs Çarşamba 2006, 19:30 - Albert Long Hall

'Üstâd-ı hüner Zekâî gitti
Ey bang-i âdem, sürûd-gûş ol'

Bogaziçi Üniversitesi Türk Müzigi Kulübü olarak gerçeklestirdigimiz geleneksel koro konserlerimizin bu dönemki konusu Klasik Türk Müzigi'nin son büyük bestekâri olarak kabul edilen Zekâi Dede idi. Albert Long Hall 'da düzenledigimiz konserimize yaklasik 150 kisi istirak etti. Sevgili hocamiz Gönül Paçaci 'nin yönetiminde 27 kişilik Türk Müzigi Koromuz, Zekâi Dede'nin ve ögrencileri Haci Arif Bey, Zekâizâde Ahmed Efendi, Hüseyin Sâdeddin Arel, Suphi Ezgi gibi bestekârlarin eserlerini seslendirdiler.
Saygideger YTÜ Ögretim Üyesi Aslihan Eruzun (Klasik Kemençe), sazende Pelin Kuruoglu (Tanbûr), İstanbul Devlet Klasik Türk Müzigi Korosu sanatçisi Günay Çelik (Kanunî) bizi kirmayip enstrumanlariyla konserimize renk kattilar.

Konserin 1. Bölümünde Seslendirilen Eserler: Suzidil Kâr-Ahmed Avni Konuk, Hisarbuselik Agir Semai-Zekai Dede, Hüseynîasiran Sarki-Zekai Dede, Hicazkar Nakis Beste-Zekai Dede, Neva Sarki-Zekai Dede, Konserin 2. Bölümünde Seslendirilen Eserler: Muhayyer Sarki-Haci Arif Bey, Bayati Araban Saz Semai-Rauf Yekta Bey, Karcigar Sarki-Leon Hanciyan, Kürdilihicazkar Sarki-Suphi Ezgi, Kürdilihicazkar Sarki-Hüseyin Saadeddin Arel, Segah Sarki-Sükrü Senozan, Hicaz Sarki-Medenî Aziz Efendi, Hicaz Sarki-Ahmet Rasim Bey, Hûmayun Sarki-Sevki Bey -

Ahmet Özhan 'Aşka Dâir' - 30 Mart Perşembe 2006, 19:30 - Albert Long Hall

Kültür ve Turizm Bakanlığı İstanbul Tarihî Türk Müziği Topluluğu'nun sanat yönetmeni olan Ahmet Özhan 30 Mart Perşembe akşamı konuğumuz olarak Albert Long Hall'de bir konser verdi. Konserin ilk bölümünde Ahmet Özhan klasik formda dinî ve lâdinî örnekler sundu. İkinci bölümde ise Özhan, Kanunî İhsan Özer'in Mevlânâ Celâleddin-i Rûmî'nin günümüz Türkçesine çevrilmiş rubâilerine yaptığı bestelerden oluşan eserleri seslendirdi. Konserde Ahmet Özhan'a sazları ile yine aynı topluluğun sâzendeleri olan Hakan Alvan(ney), İhsan Özer(kanun), Özata Ayan(tanbur) , Sertaç Tezeren(kemençe), Günay Uysal(bas kemençe) ve Serdar Bişiren(ritim saz) eşlik ettiler.

'Alâeddin Yavaşça 80 Yaşında' - 27 Mart Pazartesi 2006, 19:30 - Albert Long Hall

27 Mart Pazartesi günü, bestekarlık, ses sanatkarlığı ve hocalık gibi bir çok yönüyle tanınan, günümüzün en önemli müzik adamlarından biri olan Alâeddin Yavaşça'nın 80. yaşını kutladık. Alâeddin Yavaşça'nın da onur konuğu olarak katıldığı etkinliğimiz Yavaşça'nın yıllar önce seslendirdiği, kendisinin de hocası olan Zeki Arif Ataergin'in Saba Şarkısı “Bir nigah et kahr ile sen bakma Allah aşkına” eserinin kaydıyla başladı. Rektör yardımcımız Cem Behar'ın yaptığı açılış konuşmasından sonra Yavaşça'nın hayatını anlatan kısa bir belgesel izledik. Ardından hocamız Gönül Paçacı, Alâeddin Yavaşça'nın müziğin günümüzdeki yeriyle ilgili görüşlerini alan bir söyleşi yaptı. Etkinliğimizin ikinci bölümü ise Yavaşça'nın eserlerinden oluşuyordu. Adeta okulumuz için yazılmış olan Hicaz Şarkı “Boğaziçi şen gönüller yatağı” eserinin besteleniş hikayesinin ardından koromuz Yavaşça'nın bu eserini ve iki yeni eserini seslendirdi. Mezunlarımızdan Serkan Delice, bizi bu gecede yalnız bırakmayarak Yavaşça'nın yeni eserlerinden birini solo olarak seslendirdi. Etkinliğimiz Alâeddin Yavaşça'nın konservatuvardan öğrencisi olan Levent Kaya'nın, Yavaşça'nın eserlerinden oluşan küçük bir konseriyle sona erdi.

Ahenk Konseri - 7 Mart Salı 2006, 19:30 - Albert Long Hall

'Sanma ki ol nağmesidir kemençe ile tanburun
Sohbetidir vuslat akşamı Leyla ile Mecnunun'

Kendilerini “İncesaz” grubundan tanıdığımız Derya Türkan ve Murat Aydemir, 1997 yılında oluşturdukları “Ahenk” albümünden yola çıkarak 7 Mart Salı günü BTS'de konuğumuz oldular. Kemençe ve tanbur ahengini fazlasıyla hissettiğimiz konserde, Derya Türkan ve Murat Aydemir, Klasik Türk Müziği'nin en güzel saz eserlerini icra ettiler. Eyyübi Mehmet Çelebi'nin Arazbar Peşrevi ile başlayan konserde, Tanburi Cemil Bey'in Isfahan Saz Semaisi ve Şedaraban Saz Semaisi, Cevdet Çağla'nın Acemkürdi Saz Semaisi yer aldı. Sanatkarlar ayrıca Tanburi Osman Bey'in Uşşak Peşrevini notada yazdıldığından farklı olarak Tanburi Cemil Bey'in yıllar önce icra ettiği şekilde sundular.

'Kemânî Bestekârlar' - 22 Aralık Perşembe 2005, 19:30 - Albert Long Hall

2005-2006 dönemi kış dönemi koro konserimizde Kemani Ali Ağa'dan Nurhan Hekimoğlu'na kadar Türk müziğinin en önemli kemani bestekârlarının eserlerini seslendirdik. Enderun kaynaklı ve Osmanlı Sarayı'nın müzik zevkinin içinden yetişen Kemani Şakir Ağa, Kemani Rıza Efendi, Kemani Ali Ağa gibi isimlere; Tatyos Efendi, Sarkis Efendi, Sadi Işılay, Cevdet Çağla, Emin Ongan gibi Osmanlı'dan Cumhuriyet'e geçişi temsil eden kemani bestekarlara ve son dönem kemanilerin eserlerinden örneklere konserimizde yer verdik. Ayrıca konserimizde günümüzün yaşayan önemli bir hocasının, Yavuz Özüstün'ün -bir eseri ilk kez seslendirildi- eserlerinden örnekler ve çok genç yaşta kaybettiğimiz kemani Nurhan Hekimoğlu'nun da bir eseri seslendirdik. Nubar Tekyay, Hakkı Derman ve Necati Tokyay gibi yıldız icracıların örneklerinin de dinletildiği konserimizde müziğe kemanla başlayan İstanbul Radyosu Türk Halk Müziği sanatçısı Metin Eryürek kendi bestesine kemanıyla eşlik etti. Hocamız Gönül Paçacı yönetimindeki yirmi yedi kişilik koromuza İstanbul Sazendeleri Göksel Baktagir, Selim Güler, Emrullah Şengüller ve Yurdal Tokcan sazlarıyla renk kattılar.

Ney & Tanbur Murat Salim TOKAÇ - 28 Kasım Pazartesi 2005, 19:30 - Garanti Kültür Merkezi

Boğaziçi Üniversitesi Türk Müziği Kulübü'nün davetlisi olarak İstanbul'a gelen Dr. Murat Salim Tokaç 28 Kasım Pazartesi günü Boğaziçi Üniversitesi Garanti Kültür Merkezi'nde müzikseverlerle buluştu. Neyzen Sâlih Dede, Dr. Cemil Özbal, Ünal Ensari, Nedim Ağa, Tanburî Zeki Mehmed Ağa, Cinuçen Tanrıkorur, Tanburî Cemil Bey, Refik Fersan, Necdet Yaşar ve Kemâni Sebuh'un eserlerine yer verilen konser iki bölümden oluştu. Günümüz ney ve tanbur icrasında kendisine has üslûbu ile öne çıkan Tokaç, konserin ilk bölümünde birbirinden güzel saz eserlerini ney ile seslendirdi. İkinci bölümde ise Tokaç'ın tanburu ile çaldığı saz eserleri dinleyicilerin beğenisini topladı. Her iki bölümde de sanatçı yaptığı ney ve tanbur taksimleri ile programa zenginlik kattı



'Sarayda Terâvih' - 27 Ekim 2005 Perşembe, 19:30 - Albert Long Hall

Eski İstanbul'da gerek padişah huzurunda, gerekse selâtin câmilerinde terâvihler musikîli bir şekilde kılınırdı. O dönemlerde, imam iyi bir musikişinas, müezzin mahfilindekiler de zamanın çok önemli ses ve terkîb-i musikî bilginleridir. Sarayda Terâvih'ler, çabucak bitirilen ibadetler olarak görülmezdi. Terâvihler uzun uzun kılınır, iki rekatta bir selam verilir, aralarda o makamdan ilâhiler ve salavatlar okunur, hatta aralarında şerbetlerin içildiği bir merasim şeklinde olurdu. Tertîbini Buhûrizâde Mustafa Itrî Efendi'nin yapmış olduğu hakim kanaat olan "Enderûn usûlü" terâvihde, yatsı namazının dört rekat farzı, Segâh veya Hüzzam makamında kılınır, ondan sonra başlanan terâvihin birinci dört rekatı Rast, ikinci dört rekatı Uşşak, üçüncü dört rekatı ise Sabâ makamında kılınırdı. Dördüncü dört rekatlık kısmında Evc makamı, beşinci ve terâvihin son dört rekatında ise Acemaşîran makâmı kullanılır makamın sebep olduğu ruh haliyle terâvih büyük bir coşkuyla biterdi. Daha sonra Vitr namazında yine Hüzzam veya Segâh makâmına geçilir, fakat namazın üçüncü ve son rekatında Tahirbûselik makâmında karar kılınırdı. Son olarak namaz, Bûselik ve Nihavend makâmlarından oluşan duâlarla ve âmin nidalarıyla biterdi. 27 Ekim Perşembe günü kulübümüz mezunları ve mensuplarından oluşan sazende ve hânende topluluğu Ramazan etkinliği olarak Enderun usûlü terâvihin ilâhilerden oluşan mûsikî kısmını, Albert Long Hall'de seslendirdi.

Hiç yorum yok: